Yazar: Livillus Perus,
İmparatorluk Üniversitesi’nde Profesör
Çeviren: Alp Sezer Orak
maqamat Lusign (bu serilerin on yedinci cildinde görüşüldü) ile yaşıt, dokumaları İmparatorluğun her yanında hemen hemen otuz yıldır şaheser olarak karşılanan Khajiti Cherim. Elsweyr boyunca yerleştirilen dört fabrikası kendi işlerini taklit ediyor, ancak kendi yaptıkları el yakan fiyatlar ediyor. İmparatorun ta kendisinin on Cherim duvar halısı var ve şu an temsilcileri beş tane daha almak için görüşüyor.
Cherim’in çalışmalarındaki yumuşak renkler ile tezat oluşturan aydınlık cilt tonları eski stil dokumacılık ile oluşan belirli bir tezatlık. Yakın senelerde yaptıklarının konuları ise antik geçmişin muhteşem masalları hakkında: Tanrılar dünyanın düzenini tartışmak için buluşuyor; Chimerler Veloth Peygamber’i Rüzgartepe’ye kadar takip ediyor; Yabani Elfler, Morihaus ve onun lejyonları ile Ak Altın Kule’de savaşıyor. İlk dizaynları daha çok modern konularda uğraştı. Onunla ilk şaheserlerinden biri, Anequina Kalbi, hakkında Orcrest’deki villasında görüşmek için şansım oldu.
Anequina Kalbi Elsweyr ve Yeşilyurt arasında 3.Ç 394(ya da 3.Ç 395, savaşı başlatan olayın ne olarak düşünüldüğüne bağlı) den 3.Çağ 399’a kadar süregelen tarihi Beş Yıl Savaşı’nı belgeliyor. Çoğu dürüst söylentiye göre, savaş 4 yıl ve 9 ay sürdü, ancak büyük epik şairlerin artistik belgeleri sayesinde savaşa fazladan üç ay daha eklendi.
Savaşın asıl detayları, Cherim’in de yorumladığı gibi, aşikardı. Yüz yirmi Orman elfinin yüzleri birinden diğerine değişiyor olabilirdi, ancak hepsi yaklaşan Khajiit ordusundan korkmuştu. Hafif zırhları güneşin sönük ışığını yakalıyordu. Elsweyr savaş kedilerinin tepelerden belli belirsiz gözüküyordu, her kas gergindi verilecek komutla atılmaya hazırlardı. Bütün detayları doğru alması şaşırtıcı değil çünkü Cherim tam ortasındaydı, Khajiit piyadesi olarak.
Ön plandaki askerlerin Khajiit geleneksel ağır zırhının en ufak detayı bile görülebilir. Ceketlerdeki nakışlı kenarlar ve çizgili desenler. Her biri Elsweyr stili uygun gevşetilmiş deriden verniklenmiş levhalar Kumaştan ve yivli gümüşten miğferler.
” Cherim plaka zırhların mantığını anlamıyor,” dedi Cherim. ” Birincisi, sıcak oluyor, hem yakılmak hem de diri diri gömülmek gibi. Cherim onu Kuzeyli danışmanlarımızın Zelinin Savaşı sırasındaki ısrarları sonucu giydi ve Cherim dostları Khajiitlerin ne yaptıklarını görmek için dönemedi bile. Cherim Zelinin savaşı hakkında bazı dokuma taslakları yaptı, ancak Cherim bunu gerçeğe yakın yapmak için, figürlerin mekanik olması gerektiğini buldu, demirden golemler veya Dwemer komutanları gibi. Khajiiti komutanlarımızı bilerek, Cherim ağır plaka zırhları bırakmanın kullanışlılıktan çok estetik olacağına şaşırmaz.
” Elsweyr Zelinin Savaşı’nı kaybetti, değil mi?
” Evet, ancak Elsweyr savaşı kazandı, sonraki savaştan başlayarak, Anequina Kalbi,” dedi Cherim gülümseyerek. ” Savaşın akışı, biz Khajiitler Kuzeyli danışmanlarımızı Issızkent’e gönderir göndermez değişti. Bize getirdikleri ağır zırhların hepsinden kurtulmak ve birliklerimizin giymeyi konforlu bulduğu geleneksel zırhtan yeterince bulmak zorundaydık. Açıkça, geleneksel zırhın prensipteki avantajı içinde kolayca hareket edebiliyor olmanızdı, dokumadaki askerlerin doğal duruşundan da görebileceğiniz kadarıyla.”
” Şimdi, eğer arka planın altında savaşan şu delik deşik olmuş zavallı Cathay-raht’a bakarsanız, diğer avantajı da görürsünüz. Söylemesi garip, ancak geleneksel zırhın en iyi özelliklerinden birisi de ok ya tamamen sekiyor ya da delip geçiyor. Bir ok başı çengel gibidir, delip geçmezse battığı yerde kalması için yapılmıştır. Geleneksel zırhı giyen bir asker vücudunda bir delik ve karşı tarafta da ucunu bulacaktır. Şifacılarımız ölümcül bir yerde değişle böyle bir yarayı kolayca iyileştirebilir ama eğer ok zırhın üstünde kalırsa, daha ağır zırhlarda olduğu gibi, yara adam her hareket ettiğinde tekrar açılacaktır. Khajiit zırhı çıkarıp oku dışarı çıkarması gerekir, bu da bizim Zelinin Savaşı sırasında yapmamız gereken şeydi. Savaşın harareti sırasında zor ve zaman harcayan bir işlem, gerisini siz düşünün.”
Ona sonra, ” Savaşırken kendi portreniz var mı?” diye sordum.
” Evet,” Cherim başka bir sırıtışla. ” Şuradaki ölü Orman Elflerinden yüzüklerini çalan Khajiiti görüyor musun? Sırtı sana dönük ama onun aynı Cherim’inki gibi kahverengi ve turuncu çizgili kuyruğu var. Cherim bütün Khajiitlerin kalıplarının adil olduğunu söylemiyor, ancak Cherim onları bazen tanımlamak zorunda.”
Kendi kendini portrelemede kendini küçümseyen bir stil ayrıca bu serinin on dokuzuncu cildinde ropörtaj yapacağımız sanatçı Ranulf Hook’un dokumalarında da hakim.