Daedra’nın Ruhu

Çeviren: Barış Bakırcı

BİZİ NASIL TANIMALISINIZ?

ÖLÜM, YENİLGİ VE KORKU
Bizler ölmeyiz. Bizler ölümden korkmayız.
Vücudu yok et, göreceksin ki Animus, Karanlığa yollanır. Fakat Animus geri döner.
Fakat hepimiz cesur değiliz.
Acıyı hisseder ve ondan korkarız. Utancı hisseder ve ondan korkarız. Yenilgiyi hisseder ve ondan korkarız. Karanlıktan nefret eder ve ondan korkarız.
Yezitlerin zihinleri yalındır ve yüreklerine büyük korkular salamazsınız.
Vermai’nin aklı yoktur ve korkuyu bilmez.
Dremora derin bir anlayışa sahiptir ve korkunun üstesinden gelebilmek için onu zincirlere vurması gerekir.

KLAN BAĞI
Bizler doğmayız; ne annelerimiz vardır ne de babalarımız fakat kardeşlerimiz ve klanlarımız yanı başımızdadır.
Klan yapısı sağlamdır. Hem zihni şekillendirir hem de bedeni.
Kuvvet ve kararlılık ancak klan yapısının içindedir

YEMİN BAĞI
Bizler kendi irademizle hizmet ederiz. Bizler güçlünün emrine gireriz ki onların kudreti bizleri esirger.
Klanlar uzun ömürlü imanlarıyla hizmet ederler fakat iman edilen değişebilir.
Dremora uzun süredir Dagon’a hizmet etmektedir fakat ondan öncesi de olmuştur.
Yemin bağları güçlü olduğu sürece imanımız da sağlamdır ve güven karşılıklıdır.
Yemin bağları güçsüz olduğunda ise acı vardır ve utanç ve yenilgi ve Karanlık ve büyük korku.

İNSANLAR İÇİN NE DÜŞÜNÜRÜZ?

Muhtemelen yezitleri gülünç vermai’yi ise yabani buluyorsunuz.
Öyleyse bizlerin, siz insanları nasıl bulduğumuzu sanıyorsunuz?
Sizler av bizler ise avcıyız.
Yezitler tazılarımız ve Vermai’ler ise uşaklarımız.
Etiniz lezzetli olduğu kadar sizi kovalamak da bir o kadar tat verici.
Her nasıl sizler bazen tilkiyi ya da tavşanı, zekası ve hızı için metheder ve tazılarınız onların derisini parçalarken saygınızı sunarsanız, bizler de bazen avımızı takdir eder ve tuzakları aştığında ya da takipten kurtulduğunda onu gizlice alkışlarız.
Fakat tüm dünyevi şeyler gibi siz de zamana yenik düşer ve yitip gidersiniz. Yaşlanır, çirkinleşir, güçsüzleşir ve aptallaşırsınız. Er ya da geç yok olur, unutulursunuz.
Bazen av, dişlerini gösterir ve ısırır. Bu önemsiz bir şeydir. Yaralandığımızda ya da yorulduğumuzda yenilenmek için rüzgar gibi uzaklaşırız. Bazen önemli bir kayıp verilir fakat bu riskin varlığı avı çok daha çekici kılar.

İNSAN’IN GİZEMİ
İnsan ölümlüdür, ölümü tatmaya, başarısızlığa ve yenilgiye mahkumdurlar.
Bu bizim algımızın ötesindedir, nasıl olur da umutsuzluğa düşmezsiniz?

Share :